Trump, Japonya’dan 550 Milyar Dolarlık Yatırımı Doğruladı – XRP Yükselişte

ABD’nin eski başkanı Donald Trump, Japonya’nın ülkeye 550 milyar dolarlık yatırım yapacağını açıkladı. Trump, bu açıklamayı yaptığı diplomatik konuşmasında, söz konusu yatırımın iki ülke arasındaki ticari ve endüstriyel ilişkileri güçlendirdiğini vurguladı. Trump’a göre bu anlaşma, karşılıklı kalkınmayı genişletme ve sanayi iş birliğini artırma yönünde dev bir adım niteliğinde. Her iki ülkenin de bu ittifaktan fayda sağlayacağını belirten Trump, ticaret, teknoloji ve istihdam alanlarında önemli kazanımlar elde edileceğini söyledi.

🚨BREAKING: Trump just confirmed $550 BILLION coming from Japan. 🇯🇵🇺🇸

And guess which country is leading the #XRP revolution? 👀

💥Japan. All in. #Ripple 💥 pic.twitter.com/VkuGZ6Zdrj

— John Squire (@TheCryptoSquire) October 29, 2025

Japonya, ABD ile Ekonomik Ortaklığını Güçlendiriyor

Bu açıklama, Trump’ın Japonya Başbakanı Sanae Takaichi ile yaptığı görüşmenin ardından geldi. Zirve sırasında Japon şirketleri, ABD ile nükleer enerji, teknoloji ve üretim projeleri alanlarında bir dizi anlaşmaya imza attı. Westinghouse ve GE Vernova gibi Amerikan şirketlerine yaklaşık 490 milyar dolarlık yatırım taahhüdünde bulunuldu. Diğer yatırımların ise otomotiv ve tarım sektörlerinde yapılması planlanıyor. Yeni anlaşma, ABD–Japonya ittifakının “altın çağını” daha da güçlendirirken, küresel ticaret gerilimleri ortamında XRP’nin ekonomik istikrarına da katkı sağlıyor.

ABD ile Japonya arasındaki yatırım anlaşması, Japonya’dan ABD’ye ihraç edilen otomotiv ürünleri üzerindeki gümrük vergilerinin düşürülmesini ve ABD’nin Japon tarım ve enerji ürünlerine erişiminin artırılmasını içeriyor. Trump, geleneksel olarak kapalı bir pazar olan Japonya’nın artık ABD’den ithal edilen otomobillere, pirince ve ete kapılarını açtığını belirtti. Bu anlaşmanın amacı, Amerikan ihracatını artırmak ve ABD sanayileri için yeni fırsatlar yaratmak. Analistler, bu iş birliğinin özellikle nükleer enerji, temiz üretim ve dijital inovasyon alanlarında ekonomik toparlanmayı hızlandıracağını düşünüyor.

Japonya, XRP ve Ripple Benimsemede Öncü

Japonya, Ripple blokzincir teknolojisini ve XRP token’ını benimseyen ilk ülke olma özelliğini koruyor. Japon bankalarının yüzde 80’inden fazlası, sınır ötesi ödemelerde RippleNet’i kullanıyor ya da kullanmayı planlıyor. SBI Holdings CEO’su Yoshitaka Kitao, Japonya’daki büyük finans kurumlarının XRP’yi aktif olarak kullandığını doğruladı. XRP, bankalar arasında neredeyse anında ve düşük maliyetli transferlere olanak tanıyarak Japonya’yı blokzincir tabanlı finans alanında öncü konuma getiriyor.

Ripple, uluslararası havale ve kurumsal ödemelerde uzmanlaşmış bir şirket. Şirket, Asya’daki finans merkezleriyle ortaklıklar yürütüyor ve Japonya, bu teknolojiyi benimsemede en istekli ülke konumunda. RippleNet, bankaların XRP’yi köprü para birimi olarak kullanarak saniyeler içinde işlem yapmasını sağlıyor. Ripple’ın Asya’daki devam eden iş birlikleri, Japonya’nın finansal sistemini dijitalleştirme ve küresel rekabette ön sıralarda kalma hedefiyle uyumlu. Dolaylı olarak, Japonya’nın 550 milyar dolarlık yatırımı, blokzincir teknolojisine ilgiyi artırarak Ripple ekosistemini de güçlendirebilir.

Ekonomi Uzmanlarından Değerlendirme

Ekonomistler, Japonya’nın bu denli büyük yatırım yapmasının, küresel güç dengelerindeki değişimin bir göstergesi olduğuna dikkat çekiyor. Uzmanlara göre bu ittifak, Batı dünyasının ticari iş birliğini güçlendirirken Çin pazarlarına olan bağımlılığı azaltacak. Piyasa analistleri, gelişen ABD–Japonya ilişkilerinin özellikle XRP gibi token’lar başta olmak üzere kripto piyasalarına güveni artırabileceğini belirtiyor. Ancak analistler, yatırımcıları siyasi açıklamaları kripto piyasasındaki hype ile karıştırmamaları konusunda uyarıyor.

Trump’ın açıklamasının ardından yatırımcıların odağı XRP ve bağlantılı varlıklara kaydı. Asya’da XRP’nin işlem hacmi, yatırımcıların olası benimseme avantajlarını speküle etmesiyle arttı. Aynı dönemde enerji ve endüstriyel üretimle ilişkili ABD hisseleri de yükselişe geçti. Japonya’nın 550 milyar dolarlık taahhüdünün etkisinin önümüzdeki yıllarda kademeli olarak hissedileceği; finans, enerji ve blokzincir ekosistemlerinde dönüşüme yol açacağı öngörülüyor.